Malatya Ticaret Borsası Başkanı Ramazan Özcan, katılım sağladığı Tarım Şurası ile ilgili borsa binasında gazetecilere açıklamada bulundu.

Türkiye 4. Tarım Şurası kapsamında tarım sektöründe alınan kararlar ve kayısı üretimi ile ilgili gelişmeler hakkında önemli değerlendirmelerde bulunan Özcan, 12 Nisan 2025 tarihinde yaşanan zirai don felaketi ile kayısı üretiminin büyük zarar gördüğünü ifade ederek, piyasada ciddi bir değişim sürecinin yaşandığını belirtti.

Özcan, tarım şurasının çiftçilerin yaşadığı sorunlara çözüm üretmek amacıyla gerçekleştirildiğini belirterek, şu açıklamalarda bulundu:

Yapıcıoğlu, Mersin’de STK temsilcileri ve hal esnafıyla buluştu Yapıcıoğlu, Mersin’de STK temsilcileri ve hal esnafıyla buluştu

"Gerçekleştirilen 4. Tarım Şurası, yüz yüze ve online oturumlarla tarım sektörünün temel sorunları ele alındı. 16 başlık altında toplanan çalışmalar kapsamında, tarımsal pazarlama ve finansman konularında yaşanan sıkıntılara ilişkin detaylı analizler yapıldı. Şura sonucunda toplamda 371 hedef ve 2 bin 678 strateji belirlendi."

Özcan, Malatya Ticaret Borsası olarak kayısıda pazarlama ve finansman sorunlarına yönelik 40 başlık altında öneriler sunduklarını ve kısa, orta, uzun vadeli stratejilerin geliştirilmesine katkıda bulunduklarını ifade etti. Özellikle kayısıda yeni pazarlara ulaşma konusunun öncelikli hedefler arasında yer aldığını vurguladı.

"150 yılın en büyük tarımsal afetini yaşadık, kayısı üretimini yüzde 100 oranında etkiledi"

12 Nisan 2025 tarihinde yaşanan zirai donun, Malatya kayısı üretimini yüzde 100 oranında etkilediğini ve son 150 yılın en büyük tarımsal afetinin yaşandığını belirten Özcan, don nedeniyle 2025 yılı mahsulünün tamamen kaybedildiğini, bunun da fiyatlarda ciddi değişikliklere yol açtığını ifade etti.

"Fiyatların hangi noktaya gideceğini kimse kestiremez"

Özcan, "Fiyatların hangi noktaya gideceğini kimse kestiremez. Ancak 12 Nisan'dan bu yana fiyatlarda önemli bir makas değişikliği yaşanıyor. Üretimin tamamının kaybı, piyasalarda dalgalanmalara yol açtı. Mevcut stoklar, yıllık ihracat miktarımızı karşılayacak seviyede değil. Normalde yıllık 80-90 bin tonluk ihracat gerçekleştiriyoruz, ancak bu yıl stoklar yetersiz durumda."

Özcan, kayısı üretiminin geleceği açısından kriz yönetiminin önemine dikkat çekerek, sektör paydaşlarının dikkatli hareket etmesi gerektiğini belirtti.

"Dolar ve TL'de yaşanan enflasyon, ekonomik anlamda Orta Asya ile rekabet etmemizi zorlaştırıyor"

Kayısı üretiminde kalite açısından dünya pazarında rakipsiz olduklarını belirten Özcan, ancak Orta Asya'daki fiyat rekabetinin sektörü zorladığını ifade etti. Dünyanın yaş kayısı ihtiyacının yüzde 20'sini kurunun da yüzde 85'ni karşılayan Malatya'nın yapılan son araştırmalarda yüzde 53'e düştüğüne dikkat çeken Özcan, şöyle devam etti:

"Malatya kayısısı kalite açısından rakipsizdir, ancak Orta Asya ülkeleriyle fiyat rekabeti zorlu bir süreçtir. Üretim maliyetleri arttıkça, üreticinin ürünü nakde çevirmesi zorlaşıyor. Üretim maliyetlerini düşürmek ve yeni pazarlara açılmak için yeni yollar bulunmalı. Dolar ve TL’de yaşanan enflasyon, ekonomik anlamda Orta Asya ile rekabet etmemizi zorlaştırıyor."

"Tarımsal krizler fırsata çevrilebilir"

2026 yılında kayısı üretiminin yeniden toparlanabileceğini, iklim şartlarının elverişli olması halinde hem yaş hem kuru kayısı üretiminde önemli bir seviyeye ulaşılacağını belirten Özcan, 2026 yılında üretimin tekrar yükselmesi ile kaybedilen pazarların geri kazanılabileceğini belirtti. Tarımsal krizlerin fırsata çevrilebileceğini ifade eden Özcan, ihracatçılar ve üreticilerin sağduyulu hareket etmesi gerektiğini vurguladı.

"2026'da üreticinin en az zarar görmesini sağlayarak yeni pazarlara ulaşmayı hedefliyoruz"

"2026 yılında kayısı üretiminin toparlanmasıyla birlikte dünya pazarlarına yeniden güçlü şekilde girmeyi hedefliyoruz." Diyerek devam eden Özcan, "Önemli olan, mevcut kriz dönemini doğru yönetmek. Tarım İl Müdürlüğü, ağaç bakımları ile ilgili sahada yoğun çalışmalar yürütüyor. Sayın Valimiz, defalarca toplantılar düzenleyerek süreci koordine etti. 2026'da üreticinin en az zarar görmesini sağlayarak yeni pazarlara ulaşmayı hedefliyoruz." dedi.

"Spekülasyonlardan kaçınılması gerekir"

Özcan, kayısı üretimi ve ihracatında spekülasyonlardan kaçınılması, pazarlama süreçlerinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi gerektiğini belirterek, sektör paydaşlarına dikkatli davranmaları yönünde çağrıda bulundu.

"Tarım politikalarının güçlendirilmesi gerekir"

Tarım politikalarının güçlendirilmesi, kayısı üretiminin krizlerden en az zarar görmesi için gerekli adımların atılması gerektiğini belirten Özcan, 12 Nisan 2025'te yaşanan zirai donun etkilerinin uzun vadeli planlamalarla aşılabileceğini ve devlet desteğinin önemli olduğunu ifade etti.

"Güçlü bir strateji ile üreticiyi desteklemeliyiz"

Özcan, "Yeni pazar arayışları, üretim maliyetlerini düşürme stratejileri ve ihracat politikaları, Malatya kayısısının geleceği açısından büyük önem taşıyor. Önümüzdeki dönemde hem yerel hem uluslararası pazarda güçlü bir strateji ile ilerleyerek üreticiyi desteklemeliyiz." İfadelerine yer verdi.

Son olarak Özcan, 2026 yılı itibarıyla kayısı sektörünün yeniden güçlenmesini ve ihracatta önemli adımlar atılmasını beklediklerini belirterek, süreç boyunca tüm paydaşların iş birliği içinde hareket etmesi gerektiğini vurguladı. (İLKHA)

Kaynak: İLKHA