Güncel

TESSEP'ten başörtüsü hakaretine tepki

Hatay'da yaşanan başörtüsü hakaretine tepki gösteren TESSEP, "28 Şubat döneminin baskıcı, zorba, hak hukuk tanımayan zihniyeti fırsatını bulunca, her an hortlamaya hazırdır. Bu çirkin hadise için hukuki süreç başlatılmalı, gerekli ceza verilmeli." açıklamasında bulundu.

Abone Ol

Hatay'ın Erzin ilçesi Şükrüpaşa Ortaokulunda başörtülü olduğu gerekçesiyle okuldaki branş öğretmeni tarafından "karabaş" şeklinde hakarete uğrayan H.K. isimli öğrenciye yapılan muamele birçok kesim tarafından tepkiyle karşılandı.

Konuya ilişkin yazılı açıklama yapan Tesettür Seferberliği ve Erdemli Kadınlar Derneği (TESSEP), yaşanan olayın 28 Şubat zihniyetini hatırlattığını, fiili gerçekleştiren öğretmen hakkında hukuki sürecin başlatılarak gerekli cezayı alması ve bu vesile ile başörtüsü meselesinin anayasal güvence altına alınması gerektiği vurgulandı.

"28 Şubat döneminin baskıcı zihniyeti fırsatını bulunca her an hortlamaya hazırdır"

Açıklamada, "Hatay'ın Erzin ilçesinde 5'inci sınıf öğrencisi H.K.  başörtü taktığı gerekçesiyle branş öğretmeni tarafından hakarete maruz kalmış, hem ayrıştırıcı, hem de aşağılayıcı bir üslupla “karabaş” şeklinde bir hitaba maruz kalarak, toplum içinde rencide edilmiştir. Üstelik bu muamele bir çocuğa yapılmıştır. Ne yazık ki bu olay, başörtüsüne hakaret etmenin önünde, hukukî bir engel olmadığını ve başörtüsü takma özgürlüğünün hâlâ anayasal güvence altına alınmadığını bir kez daha hatırlatmıştır. Yine bu olayla birlikte, bir kez daha anlıyoruz ki, esefle andığımız ve hatırladığımız 28 Şubat döneminin baskıcı, zorba, hak hukuk tanımayan zihniyeti fırsatını bulunca, her an hortlamaya hazırdır." denildi.

"Maddi tazminat ile birlikte hukuki bir yaptırım da uygulanmalı"

Yapılan çirkin saldırıya ilişkin vakit kaybedilmeden hukuki sürecin başlatılması gerektiği vurgulanan açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

"Bu olay vesileyle sesleniyoruz ve diyoruz ki, en hızlı şekilde başörtüsü ve tesettür anayasal güvence altına alınmalıdır. Dini inancı sebebiyle en doğal hakkı olan başörtüsü ve tesettür hakkına karşı tavır ve tutumlar, kimsenin inisiyatifine bırakılamaz. Koşulsuz bir şekilde saygı gösterilmesi şarttır. Bu olayda da, malum hakaretlere maruz kalan çocuğumuzun ve babasının psikolojik olarak ne kadar olumsuz etkilendiği ortadadır. Bunun maddi ve manevi tazminat şeklinde, muhakkak hukukî bir bedeli olmalıdır ki, caydırıcı olsun. Mütedeyyin insanlar, bağnaz düşüncelerin ve taassupçu tutumların şamar oğlanı değildir. Bu vesileyle Tesettür Seferberliği ve Erdemli Kadınlar Derneği olarak bu çirkin olayı esefle kınıyor, yetkilileri göreve çağırıyoruz." (İLKHA)